diyarda yeni uçmaya başlayan en garip vampirlerden olduğunu düşündüğüm kişilik. dünyayı kendim keşfedeyim bırakmayan peşimden damlayan ve hala yanımda olabilmeyi başaran tek varlık, sabırlı, ince düşünen fakat kaba olmayı daha iyi beceren yeni yazarımız, kardeşim. **
http://www.tdk.gov.tr adresinden ulaşılabilen web sitesi ile tanımlarda kullanılan sözcükleri doğrulamada ya da kimi eski kullanımlı kelimelerin tanımını yapmada kaynak olabilmektedir. ancak, allah kelimesinin ilk anlamını [herhangi bir işte başarılı olmuş, en üst dereceye ulaşmış kimse] olarak verdikten sonra [tanrı] kelimesini ikinci anlam olarak verecek kadar da aptal bir sözlüğe sahiptir. -aptal derken, zekâsı pek gelişmemiş, zekâ yoksunu, alık, ahmak. bkz: tdk)
zaman zaman başında kimler var diye düşündükten sonra icraate geçip başındakileri öğrendiğim ve sonrasında kahrolduğum devlet kurumu...
insanların kimlii önemsiz benim için. ama önemli gördüğüm şey ise şudur ki o da bu insanların hangi amaca hizmet ediyor oldukları.
bir dilin kurulmasından yana çaba sarfediyorsunuz.
akabinde demokratikleşiyoruz madem neden dilimizi de bu demokrasiye uydurmuyoruz fikri olmasa diyeceğim ki ne olacak canım alırsın görevden düzelir her şey.
ama şu da bir gerçek ki demokratikleşme (demokratikleşme burada küresel dile sahip olma anlamındadır)çabasının içine seni oluşturan dilini yok etme düşüncesini koyanlar şüphesiz ki günlerini 100 kelime ile ve çoğu zaman da sokakta konuşurken anlaşılmamakla geçirecekler.
şimdi bir izahat verelim demeye gerek yok.
biz türkler günde 50000 kelime ile konuşurken, devletimin bu güzide kurumu bunu günde 200 kelimeye indirmeyi büyük bir meziyetle başardı.
varın gerisini siz düşünün.
bir milletin dilini hangi soy ve hangi zihniyet yok etmek ister?
osmanlı zamanında günde 50000 kelime konuşurken bunu 200 kelimeye indirmiş, günde 10 kitap okurken hayatı boyunca kitap okumayan(cin ali dışında) bir millete dönüştürmüş, daha önce bilim dili alarak kullanılan dilimizi kahve diline dönüştürmüş kurum.
sabahlara kadar kütüphanelerde edebiyatla ve bilimle uğraşan yurdumun insanını kahve köşelerine hapsetmiş kurumdur ayrıca. kişisel olarak da dünya güzeli komputer varken aşşağılık bir kelime olan 'bilgisayar'a bizi mahkum etmiştir.
atatürk ün bulduğu üçgen vs yerine müselles vs demek istiyorum.
arapça yada farsça olsun çamurdan olsun diyorum.
(not : bu satırların yazarı öztürkçe konuşma takıntısını en uçta götüren rahmetli prof. cemal mıhçıoğlundan ders almış ve bu eziyeti yaşamış biridir. ancak tdk ya da bu kadar haksıklık yapılınca dayanamamıştır)
pek bir başarısız, tutarsız online sözlük örneğine sahip kurum. dilimizde iyi ve ayrıntılı bir sözlüğün bilgisayar/internet ortamında olmaması çok acı*.
-bazı kelimeleri, şapkalı yazmadığımızda kabul etmiyor olması,
-diyarımızda da olan şekilde bir harf şablonu olmaması,
-kelimeyi bilmediğimiz takdirde arama yapamıyor olunması,
-web sayfası üzerinde önceki sayfaya dönemiyor olunması,
-deyimler ve atasözleri sözlüğü barındırmaması,
aklıma gelen eksikler arasında. bu şekilde pek geliştirici olmayabiliyor maalesef..
internette yayınladığı sözlükteki etimoloji kısmı cidden çok özensiz olan kurum. nereden yazıyorsanız iyice bir bakın ya da kime yazdırıyorsanız bir kontrol edin allah aşkına ya.. bunu kaynak alıyor insanlar. bir dilin sözlüğü var orda, boru mu yahu?
çok ama çok kötü bir internet sitesi var. dizayn olarak da,içerik olarak da.. dizayn dedim ama? o zaman önce tasarımlarını daha özenli hale getirsinler sonra beni eleştirsinler.
tıbbi terimlere türkçe karşılık bulmaya uğraşan oluşum. neden bu kadar tepki gördüğünü anlamamış olmakla birlikte bazıları gerçekten saçma, yine de aralarında iyi olanlar da var.
mesela alyuvar akyuvar gibi şeyler dilimize ne güzel yerleşmiş, bazofil mor olan mıydı lan diye mikroskop başında kalakalan birinci sınıf öğrencilerine bazofili moryuvar diye öğretmek bence güzel bir fikir. ama mesela eozinofile gülyuvar denmesi absürt hatta dalga geçer gibi olmuş. sonra mesela anksiyeteye zaten kaygı denmeli, atrofiye körelme, nüks için tekrarlama, depreşme gayet mantıklı karşılıklar.
ama arkadaş gidip de diyafram gibi dilimize yerleşmiş bir şeye böleç dersen komik duruma düşersin. fenomene görüngü demek de keza saçma. yani yeteri kadar yerleşmiş şeyleri değiştirmeye lüzum görmüyorum. mesela bypass'ın da köprüleme olması saçma geldi. aslında kelime anlamı itibarıyle yanından geçme anlamındadır o, tamam yeni damar koyarak adeta köprü yapmış oluyorsun ama köprüleme yine de saçma bence.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.